Vücudumuz için zemin görevi gören ayaklarımızın çektiği cefayı muhtemelen vücudumuzda hiçbir organımız çekmez. Üstelik severek aldığımız, kullandığımız ayakkabılarımızın iç yapıları çoğu zaman ayaklarımıza uygun değildir. Gerçek şudur ki ayakkabılarımız ancak ve ancak iç tabanlıkları kadar iyidirler.
Ayak taban yapımız kendine özgü kıvrım, eklem ve boşluklardan oluşur. Topuğumuz ve ayak kemerimiz mümkün olduğunca desteklenmek isterken ayak tabanımız yükü vücudumuza paylaştırmak ister.
Yanlış ayakkabı veya iç tabanlık seçimi sağlıklı ayaklarda dahi problemlere sebep olur. Ayak ve ayak bileklerindeki yanlış dizilim genel vücut dizilimini ve verimliliğini etkileyerek güç transferini, konforu ve dayanıklılığı olumsuz etkiler. Bitmek bilmeyen yorgunluklar, kas ve eklem ağrıları genellikle bunun habercisidir. Vücudumuz ayaklarımızın sözcüsüdür.
Ayaklarınız düzgün desteklendiğinde ve ayaklarınızda düzgün dizilim sağlandığında, vücut mekaniğiniz iyileşir. Genel vücut dizilimi ve formu daha verimli hale gelir. Böylece yanlış yüklenmelere bağlı sakatlıkları ve eklemlerin erken aşınmasını önlerken, enerjinizi de muhafaza eder. Ayak kemerleriniz çökmez ve ayak dengeniz iyileşir. Ayaklar üzerindeki gereksiz baskı azalır ve kan dolaşımı kolaylaşır. Herhangi bir aktivite esnasında yorulma hissi azalır, performans artar. Yaşam kaliteniz ve verimliliğiniz artar.
Yalnızca problemler kronikleştiğinde değil, ayaklarımızı ve vücudumuzun sağlığını koruyabilmek, yaşam kalitemizi iyileştirmek için her daim doğru ortopedik ayakkabı iç tabanlığı kullanmalıyız. Fiziksel aktivitelerinize veya kullanım amacınıza uygun tabanlıklar çok kısa bir süre içinde hayatınızın vazgeçilmez bir parçası olacaklardır.
Mutlu ayaklar, mutlu hayat…